Isparta Şehir Hastanesi’nde Kapalı Yöntemle Böbrek Taşı Ameliyatı Dönemi

Isparta bölgesi ve Türkiye genelinde daha çok genetik ve tek tür beslenmeye bağlı olarak böbrek taşı rahatsızlıklarının meydana geldiğini açıklayan Isparta Şehir Hastanesi Üroloji Uzmanı Uz.Dr. Yunus Ünal, yetişkin insanların günde en az 2.5 litre su tüketmesi gerektiğini söyledi. Rahatsızlık görülen hastaların artık Isparta Şehir Hastanesi'nde ücretsiz olarak uygulanan kapalı yöntemle sağlığına kavuştuğunu belirten Uz.Dr. Ünal, tek tarz beslenme konusunda da uyarılarda bulundu.

Isparta Şehir Hastanesi'nde kapalı yöntemle yapılan ameliyatla böbrek taşı alınan 40 hasta sağlığına kavuştu. Aynı tür besinlerle beslenme ve genetik nedenlerden dolayı daha sık ortaya çıktığı bilinen böbrek taşı rahatsızlığı, Isparta Şehir Hastanesi'nde uygulanmaya başlanan kapalı yöntem ameliyatla artık sona eriyor. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın "Hayalim" dediği şehir hastanelerinden Türkiye'de açılan 3.hastane olan Isparta Şehir Hastanesi'nde, artık son teknolojiyle kapalı yöntemle ameliyat edilen hastalar böbrek taşlarından kurtuluyor. Kentte uygulamanın başladığından buyana ameliyat edilen 40 hasta sağlığına kavuştu.

Ünal: "Artık, ürolojik ameliyatların yüzde 100'ü kapalı yöntemle yapılabiliyor"

Böbrek taşının her yaşta görülebileceğini ifade eden Isparta Şehir Hastanesi Üroloji Uzmanı Uz.Dr. Yunus Ünal, İhlas Haber Ajansı (İHA) muhabirine böbrek taşı rahatsızlığıyla ilgili açıklamalarda bulundu.

Ürolojide yapılan ameliyatların, yüzde 100'ünün artık kapalı yöntemle yapılabildiğini ifade eden Üroloji Uzmanı Dr. Yunus Ünal, "Isparta Şehir Hastanesi'nde kapalı yöntemle böbrek taşı ameliyatlarına başladık. 1 santim ve üzeri böbrek taşı olan hastalarımızda, taşları kapalı olarak alıp, hastalarımızı taşlarından kurtarıyoruz" dedi.

Hastalar ücretsiz şekilde tedavi edilip, taşlarından kurtarılıyor

Böbrek taşı rahatsızlığının, Isparta bölgesi ve ülke genelinde yaygın bir rahatsızlık olduğunu ifade eden Uz.Dr. Yunus Ünal, hastanenin son teknolojik imkanlar ve donanımıyla oldukça iyi durumda olduğunu belirterek, yaklaşık 40 hastanın bu yöntemle ameliyat edilerek sağlığına kavuştuğunu belirtti.

Artık böbrek taşı rahatsızlığı bulunanların, farklı illere ve özel sağlık merkezlerine gitmesine gerek kalmadığını vurgulayan Uz.Dr. Ünal, ücretsiz şekilde Şehir Hastanesi'nde bu hizmeti sağladıklarına değindi. Ünal, döğer ürolojik tüm ameliyatların da yine hastane bünyesinde gerçekleştirildiğini sözlerine ekledi.

"Böbrek taşı bulunan insanlar mutlaka bir uzmana danışılmalı"

Türkiye'de görülen böbrek taşı türünün en çok kalsiyum oksidin taşları olduğunu anlatarak, bunun yalnızca süt ve süt ürünleri yemek - içmekten değil, farklı rahatsızlıklar dolayısıyla da meydana gelebileceğini ileten Ünal, "Bunların bir uzmana gidilerek, değerlendirmeler yapıldıktan sonra yeme - içme durumuna karar verilebilir. Böbrek taşı bulunan insanlar, "Ben, sütü - yoğurdu azaltayım, taşım olmasın" gibi bir düşüncesi olabilir, bunu öncelikle bir üroloji uzmanı, belki bir endokrin uzmanı eşliğinde değerlendirilmelidir. Taşa yol açan metabolik bir problem yoksa, biz bunu alıp hastaları kurtarıyoruz" diye konuştu.

Kapalı sistem yöntemiyle daha sağlıklı bir operasyon yapılıyor

Açık ve kapalı sistem ameliyatların avantaj ve dezavantajlarını karşılaştıran Ünal, "Perkütan Nefrolitotomi (PNL) dediğimiz kapalı yöntemle yaptığımız ameliyatta, hastanın sırt kısmında böbreğe denk gelen pozisyonda, yaklaşık 1,5 santimlik bir kesi yaparak, oradan yaklaşık 1 santimlik kapalı bir cihazla oradan sadece böbreğe giriyoruz. Böbreğin içine girip, taşları alıyoruz. Açık ameliyatlarda yaklaşık 20 santimlik bir kesi yapılıyor, kas doku - diğer dokular kesilerek böbreğe ulaşılır. Böbreğin diğer tarafında bulunan organlar var. Dalak, karaciğer ve kalın bağırsaklar bulunuyor, açık sistemde çeşitli anatomik varyasyonlar olabiliyor. Çok nadiren de olsa zarar verilme ihtimali olabiliyor. Fakat kapalı sistemde böyle değil. Önce hastanın filmleri çekilerek, bu yönteme uygun olup olmadığı değerlendiriliyor. Daha sonra bu ameliyatı yapıyoruz. Hastamızı da ortalama 3, maksimum 4 günde evine sağlıklı bir şekilde gönderiyoruz" şeklinde konuştu.

Çok büyük problemi bulunmayan tüm hastalarda uygulanabiliyor

Bu yöntemin uygulanacağı hastaların kriterleri konusunda da bilgi veren Ünal, "Öncelikle böbrek taşının en az 1 - 1.5 santimetre civarında olması lazım. Bu ameliyatlar genel anestezi ile yapıldığı için, akciğer ve kalp yetmezliği gibi çok büyük problemlerinin olmaması gerekiyor. Bu tür rahatsızlığı bulunan insanlarda mecbur kalınmadığı sürece yapılmayabilir. Çünkü, anestezi süresi uzar, o açıdan belki bazı problemler yaşanabilir. Şu anda 72 yaşında bir bayan hastamıza burada bu yöntemi uyguladık. Bir böbreğinden taşlarını temizledik, diğer böbreğini de yaklaşık 1.5 - 2 ay sonra tekrar yapıp, böbreğini temizleyeceğiz" şeklinde yorumladı.

Su tüketimi ve tek tarz beslenmeye dikkat

Böbrek taşından korunmak amacıyla da bilgilendirmelerde bulunan Ünal, "Yetişkin bir insanın özellikle günde 2.5 litre su tüketimi yapması lazım. Tek tarz beslenmeye dikkat etmek lazım. Yalnızca sebze veya et tüketmek yerine, ikisini dengeli şekilde yapıldığı takdirde, böbrek taşları konusunda azalma ihtimali oluyor" ifadelerini kullandı.