Su Yalıtımı İşleri Genel Teknik Şartnamesi Resmi Gazete’de Yayınlandı

Su Yalıtımı İşleri Genel Teknik Şartnamesi Resmi Gazete’de Yayınlandı
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Müsteşarı Mustafa Öztürk, su yalıtımının özellikle insan sağlığına, konfora ve ekonomiye ciddi katkı sağlayacağını,...

Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Müsteşarı Mustafa Öztürk, su yalıtımının özellikle insan sağlığına, konfora ve ekonomiye ciddi katkı sağlayacağını, deprem riskinin fazla olduğu Türkiye'de mutlaka yaptırılması gerektiğini söyledi.

Çevre ve Şehircilik Bakanlığının uygulamanın doğru yapılması, binayı yapanın sorumluluk sınırlarının belirlenmesi ve uygulamada birlikteliğin sağlanması amacı ile hazırladığı "Su Yalıtım İşleri Genel Teknik Şartnamesi", 30 Mayıs tarih ve 30436 sayılı Resmi Gazete'de yayınlandı. Havuzlarda, eğimli çatılarda, gezilebilen ve gezilemeyen düz çatılarda, bitkilendirilmiş çatılarda ve temellerde su yalıtımının nasıl olacağının belirlendiği şartnameye ilişkin Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Müsteşarı Mustafa Öztürk değerlendirmede bulundu. Suyun binalarda meydana getirdiği hasarın deprem tehdidinin bulunduğu bölgelerde can ve mal güvenliği açısından en önemli tehlike olduğuna dikkati çeken Öztürk, "Herhangi bir yoldan yapı donatısına sızan su, donma ve ısınma veya kimyasal tepkimelere girerek bina donatısının korozyonuna neden olur ve donatının korozyona uğraması ile dayanım gücü zayıflayan binanın ekonomik ömrü olumsuz yönde etkilenir. Büyük bir depremde korozyona uğramış bir binanın ayakta kalması hemen hemen mümkün değildir" dedi.

Su yalıtımı sayesinde nemin önlendiğini, bakteri, küf vb. organizmaların oluşmasının önüne geçildiğini ifade eden Öztürk, yalıtımın suyun yapı statiğine verdiği zararları da engelleyerek konforlu, sağlıklı ve güvenli yapıların elde edilmesini sağladığını belirtti. Günümüzde ekonomik kullanım ömrü 50 yıl olarak bilinen yapıların suyun olumsuz etkileri ile ömrünün azaldığını söyleyen Öztürk, sözlerine şöyle devam etti:

"Su yalıtımının inşaat aşamasındaki maliyeti, bina maliyetinin yaklaşık yüzde 3'üdür. Bugün ülkemizin nüfusunun nerede ise yüzde 95'inin deprem kuşağında bulunması, nem ve suyun yapılara etkisi ile deprem sürecinde yıkılan yapılar, yıkılan üretim merkezleri, kaybolan iş gücü, çevresel etkiler ya da yapıların ekonomik ömürlerinin azalması, su yalıtımının ülke ve bireyin ekonomisine etkisini ve önemini göstermektedir."

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.