Bahçeli : PYD’yi En Fazla Şımartan Ve Ön Açan ABD’dir

Bahçeli : PYD’yi En Fazla Şımartan Ve Ön Açan ABD’dir
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, "Bugüne kadar PYD'yi en fazla şımartan ve ön açan ABD'dir. ABD'nin PYD'ye sözcülük yapması, lehine davranması, aklayıp...

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, "Bugüne kadar PYD'yi en fazla şımartan ve ön açan ABD'dir. ABD'nin PYD'ye sözcülük yapması, lehine davranması, aklayıp temize çıkarmak için çırpınması bir defa insafsızlık, saygısızlık ve art niyetliliktir. Çünkü ABD, PYD ve PKK'yı çok açık şekilde arkalamakta, kullanmaktadır. ABD, malum terör örgütlerinin ağızlarına bir damla bal sürüp, bu katillerin ilave yardımlarıyla Ortadoğu'nun haritasını siyasal ve ekonomik çıkarlarına göre tekrar çizmeyi arzulamaktadır" dedi.

 

MHP Lideri Bahçeli, gündemde öne çıkan konu başlıklarını değerlendirdiği basın toplantısı düzenledi. Konuşmasına Zafer Haftası'na değinerek başlayan Bahçeli, "Türkiyemiz, Çanakkale Savaşı'nda "Size taarruzu emretmiyorum, ölmeyi emrediyorum" seslenişiyle korkuyu ve manevi çöküntüyü yenmiş bir kahramanlığın mahsulüdür. Türkiye Cumhuriyeti, milli egemenlik ve meşruiyete dayanan, milli birlik, katlanılan fedakârlık ve mucizevi zaferlerle harcı karılıp milliyetçilik ve bin yıllık kardeşlik hukukuyla bahtı bağlanan büyük bir çınardır. Bu çınarı kurutmak, bu çınarı kesmek hiçbir hain ve müstevli emele dün olduğu gibi bugün de nasip olmayacaktır" şeklinde konuştu.

-"ASKERİ MÜDAHALE YERİNDEDİR, HAKLIDIR, İSABETLİDİR"-

ABD destekli PYD'nin Suriye Demokratik Güçleri kılıfıyla Menbiç'e girmesi, sırayı Cerablus operasyonun alması, Esad'ın PYD'yi bombalaması, Türkiye'nin Rusya ve İranla yakınlaşmasının bölgesel fay hatlarını iyice hareketlendirdiğini ifade eden Bahçeli, Fırat Kalkanı operasyonuna değindi. Bahçeli, şöyle devam etti:

"24 Ağustos sabah erken saatlerde Türkiye, "Fırat Kalkanı" adı altında, Cerablus'taki IŞİD unsurlarını temizlemek amacıyla uluslararası koalisyon desteğiyle askeri operasyon başlatmıştır. Elbette Türkiye'nin milli güvenliğini korumak, sınır ötesi terörist yapılanmayı engellemek için mezkur askeri müdahale yerindedir, haklıdır, isabetlidir. Ancak Cerablus'u IŞİD'ten arındırırken, boşalan alanlara PYD'nin yerleşmesine, Kobani-Afrin arasının bu terör örgütüne açılmasına kesinlikle, hiçbir şart altında müsaade edilmemelidir. Bugüne kadar PYD'yi en fazla şımartan ve ön açan ABD'dir. ABD'nin PYD'ye sözcülük yapması, lehine davranması, aklayıp temize çıkarmak için çırpınması bir defa insafsızlık, saygısızlık ve art niyetliliktir. Çünkü ABD, PYD ve PKK'yı çok açık şekilde arkalamakta, kullanmaktadır. ABD, malum terör örgütlerinin ağızlarına bir damla bal sürüp, bu katillerin ilave yardımlarıyla Ortadoğu'nun haritasını siyasal ve ekonomik çıkarlarına göre tekrar çizmeyi arzulamaktadır.

-"MENBİÇ'İN KONTROLÜ DE SAĞLANMALIDIR"-

Ülke olarak, küresel güçlerin oldubittisiyle Suriye'nin kuzeyinde terör koridoru oluşumuna sıcak bakmamız, tepkisiz durmamız milli aklın inkârıdır. Bu nedenle Menbiç'in kontrolü de sağlanmalıdır. Türkiye çok zor bir döneminde sınır ötesine operasyon yapmaktadır. Bu operasyon riskli olmakla birlikte kaçınılmaz ihtiyaçtır. 27 Ağustos Cumartesi günü, PYD terör örgütü, TSK'ya ait iki tanka roketle saldırmış; bunun sonucunda, bir askerimiz şehit olurken üçü de yaralanmıştır. Cerablus IŞİD'ten temizlenirken, PYD hemen kademeye girmiştir. PKK-PYD terör örgütü tıpkı IŞİD gibi çılgına dönmüş, Fırat'ın doğu-batı hattı doğrultusunda Türkiye'ye namlu çevirmiştir. IŞİD ne kadar tehditse, PYD-YPG-PKK'da aynı oranda, aynı derecede tehdit ve musibettir.

Milliyetçi Hareket Partisi TSK'nın başarılı olması, Türkiye'nin terörizmle savaşından alnının akıyla çıkması hususunda elinden gelen her türlü katkı ve manevi desteği eksiksiz verecek, hükümetin arkasında sağlam şekilde duracaktır."

-BAHÇELİ'DEN 8 MADDELİK ÖNERİ-

Milliyetçi Hareket Partisi'nin, geçmişte terörle mücadele konusunda defalarca öneri getirdiğini, milli çözüm ve stratejiler ürettiğini ifade eden Bahçeli, Türk milletine savaş açan, suikast düzenleyen terörizme karşı etkili tedbir ve tekliflerin hükümet tarafından kulak ardı edildiğini belirtti. Dönemin Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'e sunduğu 7 maddelik öneri setiyle, 22 Mart 2016 tarihli Meclis Grup toplantısında kamuoyuyla paylaştığı 8 maddeden ibaret mücadele strateji ve yöntemini yeniden hatırlatan Bahçeli, 8 maddeyi şöyle sıraladı:

"1-Terörle mücadele, teröristle mücadele değildir. Zaman ve mekân üstü, tarihsel perspektiften beslenen yüksek akıl ve algı gerektirmektedir. Önce olanı, olmuşu ve olacağı bütüncül ve derinlikli yorumlayan yüksekten ve analitik bakış demek olan "terörizmle mücadele vizyonu" geliştirilmelidir.

2- Terörle mücadele terörün inisiyatif ve ön aldığı süreçte her ölümden sonra gösterilen günlük tepkiler değildir. İkinci aşamada yapılacakların tamamının kavrandığı ve unsurların tamamının vizyona göre yapılandırıldığı "terörle mücadele konsepti" oluşturulmalıdır.

3- Terörle mücadele, toplumun mağdur ve devletin seyirci durumunda olduğu doğaçlama mücadele sahası da değildir. Üçüncü aşamada vizyondan beslenen, konseptten çıkartılan ve bütün milli güç unsurlarına sorumluluk seferber eden "terörle mücadele stratejisi" ortaya konulmalıdır.

4- Terörle mücadele, vizyon, karar ve uygulamanın bütün unsurlara yön verdiği yönetilen, daha doğrusu yönetilmesi gereken bir süreç demektir. Dördüncü aşamada bu stratejinin başta hükümet olmak üzere ülkemizdeki resmi veya gayri resmi, özel veya tüzel bütün unsurlara görev yükleyen "terörle mücadele siyaseti" oluşturulmalıdır.

5- Terörle mücadele, mücadele edilen kavram, grup ve taraflar hakkında toplumsal bir ittifakın olmasını, oluşmasını ve olgunlaşmasını gerektirmektedir.

6- Terörle mücadele yalnızca asker, polis ve korucuya ihale edilmiş basit bir asayiş sorunu değildir. Sorunun içten ve dıştan alabileceği bütün desteklerin kesilmesini sağlayacak kadar kapsamlı "diplomatik mücadele eylem planı" hazırlanmalı, eşgüdüm halinde icra edilmelidir.

7- Terörle mücadele silahtan mayına, tuzaklı bombadan hendek kazmaya, pusudan baskın ve intihar eylemine kadar çok değişken ve dinamik bir alan olması nedeniyle mutad tedbir ve düzenlemelerle önlenemeyecektir.

8- Terörle mücadele içte olduğu kadar dışta da ittifak ve istikrar gerektiren bir ilişkiler alanıdır.

Bu itibarla tutarlı bir "terörle mücadele tanıtım çalışmasına" ihtiyaç vardır." (ANKA/DEVAM)

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.