Erdoğan: Milletin Onayını Gerektiren Konuyu Kanlı Cümleye Yerleştiren Bu Topraklardan Olamaz

-Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Er geç bu milletin önüne bu yeni anayasa gelecek. Başkanlık sistemi de gelecek. Türkiye yeni bir yönetim sistemine geçecekse bu da milletimizin onayıyla gerçekleşecek"

ANKARA - Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan,

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, ATO Congresium'da düzenlenen Türk Siyasi Tarihinde Yerli ve Milli İrade programında konuştu.

"Türkiye'ye terör tanımını yumuşat, terörist tanımını değiştir demek bu işten vazgeç demektir" diyen Erdoğan, "Terör örgütleriyle böylesine kapsamlı, böylesine cansiperane bir mücadele yürüten bir ülkeye bu işten vazgeç demek terörün safında yer almakla eşdeğerdir" dedi.

-"KENDİ GÖBEĞİMİZİ KENDİMİZ KESECEĞİZ"-

Türkiye'nin, DAEŞ koalisyonunda yer alan 65 farklı ülkenin bir şekilde müdahil olduğu Suriye'de dilediği gibi operasyon gerçekleştirme imkanına da sahip olmadığına işaret eden Erdoğan konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Kilis'te yaşanan sıkıntılar sebebiyle sınırın diğer tarafını temizlemek için gerekli hazırlıkları yapıyoruz. Ama henüz müttefiklerden, özellikle de bölgede silah gücü bulunan ülkelerden arzu ettiğimiz desteği alabilmiş değiliz. Kilis sokaklarında karşı taraftan atılan roketlerle her gün vatandaşlarımız şehit olurken müttefiklerden maalesef keyifleri el vermediği için daha ne bekleyeceğiz. Öyleyse kendi göbeğimizi kendimiz keseceğiz. Bu konuda gereken adımları icap ediyorsa tek başımıza atmaktan çekinmeyeceğimizi de ifade ediyorum. Kilis meselesi DAEŞ karşıtı koalisyonun samimiyetini ve işlerliğini ortaya koyacak bir turnusol kağıdı vazifesi görecektir. Bu şehrimize düşen her rokete tıpkı Moskova'ya, Londra'ya, Washington'a, Paris'te, Berlin'de yönelmiş muamelesi yapmayan hiçbir ülkenin DAEŞ'le mücadele konusunda samimi olduğuna inanmıyoruz. Kilis'i, Halep'i umursamayanı biz de umursamama hakkına sahibiz. Özellikle ab organlarının ve kimi ülkelerin terörle mücadele konusundaki mevcut üslupları ve onların bu üslupları karşısında ne müttefiklerle ne de ahlakla anlaşmaz yapısıyla anlaşmamız mümkün değil. Kendisi için hak gördüğünü bizim için lüks gören, kabul edilmez bulanların yaptıkları için adı ikiyüzlülüktür."

-"YA AB İLE İLİŞKİLERİNİ GELİŞTİRECEĞİZ YA DA KENDİMİZE YENİ BİR YOL TESPİT EDECEĞİZ"-

"Kendi değerlerini, ilkelerini, prensiplerini ayaklar altına alan bir AB'nin ne üyelerine ne de dünyaya faydası kalmaz" diyen Erdoğan şunları kaydetti:

"Biz Türkiye olarak misyonuyla ilgili sıkıntıların her geçen gün arttığı AB'nin biran önce bölgenin ve dünyanın refah, huzur ve güven kaynağı haline dönüşmesini temenni ediyoruz. Schengen meselesi, vize meselesi. Biz bu işi bitirdik. Bunlarla bunun imzaları attık ve bu ekim ayında uygulamaya geçeceğini karar altına aldık. Ama şimdi çıktılar 72 madde ileri sürdüler. Bunun içine bir de geldiler terörü sıkıştırdılar. Nerede var bu? Güney Amerika'dan Schengen'e tabi olanlara böyle bir şey uyguluyor musun? Bunları sebebinin ne olduğunu çok iyi biliyoruz. Kimse kimseyi aldatmasın. Birliğin, Türkiye konusundaki çarpık ve ikircikli tutumundan vazgeçmesini bekliyoruz. Önümüzdeki dönemde ya AB ile ilişkilerimizi geliştirecek bu yolu nihayete ulaştıracağız ya da kendimize yeni bir yol tespit edeceğiz."

-"HER TÜRLÜ SORUNLU İŞE BALIKLAMA ATLADIĞINI GÖRÜYORUM"-

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun "Böyle bir başkanlık sistemini kan dökmeden gerçekleştiremezsiniz" açıklamalarına ilişkin şu değerlendirmelerde bulundu:

"'Başkanlık sistemini kan dökmeden getiremezsiniz" diyen bir siyasetçi, milletin iradesine de içinde yer aldığı Meclise de siyaset kurumuna da ihanet etmiş demektir. Şu anda başkanlık sistemini uygulayanlar bunu kan dökerek mi yaptılar? Amerika bunu böyle mi getirdi? Kan dökmek diktatörlerin, zalimlerin, katillerin bazen de meczupların işidir. Ana muhalefetin başındaki zatın bunlardan hangisi olduğunu ben milletimin takdirine bırakıyorum. Tamamen meclisin kararı ve sonrasında milletin onayı meselesi olan bir konuyu getirip kanlı bir cümlenin içerisine yerleştiren kafa bu topraklara ait olamaz. Kasetle devraldığın genel başkanlığı söylediğin yalanlar sebebiyle şu anda savcı seni çağırıyor. Madem dürüstsün niye gidip ifade vermiyorsun? Her türlü sorunlu işe bu zatın balıklama atladığını görüyorum. Bu şahıs, daha önce siyasi sapıklık emareleri göstermişti. Şimdi de siyasi sapkınlık işaretleri veriyor. Bu işler böyledir. Bir defa şirazeden çıkarsanız, bir daha düzelemezsiniz. CHP gibi bir siyasi partinin bu tür arızalarla malul bir şahsın hezeyanlarına terk edilmiş olmasını esefle karşılıyorum."

-"ER GEÇ MİLLETİN ÖNÜNE BAŞKANLIK SİSTEMİ GELECEK"-

"Türkiye yeni bir anayasaya kavuşacaksa bu aziz milletimizin takdiriyle olacak" diyen Erdoğan Kılıçdaroğlu'na şöyle seslendi:

"Gazi Mustafa Kemal Atatürk "Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir demedi mi? Egemenlik milletin olduğuna göre milletten niye kaçıyorsun? Hadi buyur millete gidelim. Millet ne diyorsa o olsun. Biliyor ki bu millet bana güvenmiyor. Sana güvenmediği için de bu defa hezeyanlar başladı. Ama er geç bu milletin önüne bu yeni anayasa gelecek. Başkanlık sistemi de gelecek. Türkiye yeni bir yönetim sistemine geçecekse bu da milletimizin onayıyla gerçekleşecek."

-"KIZILAY DIŞINDA BİR YERE KAN VERMEYİZ"-

Başkanlık sistemine ilişkin başka tekliflerin de tartışılmasından memnuniyet duyacaklarını dile getiren Erdoğan, "Kan ticaretine soyunanlar, hiç boşuna heveslenmesinler, Kızılay dışında bir yere de kan vermeyiz, bunu böyle bilsinler" ifadesini kullandı. (ANKA/SON)