Derya Yılmaz

Derya Yılmaz

Karga mıyım Ben Burnum B*oktan Kurtulmuyor?

Karga mıyım Ben Burnum B*oktan Kurtulmuyor?

 

Şimdi bir Fen Bilgisi Öğretmeni düşünün.

Ve okulda öğrencilerin çoğu " fen" yazısının üzerini karalayıp üzerine "din" yazıyor.

Üniteler arasında ; üreme, büyüme ve gelişme var.

Sevgili öğretmenimiz konuyu öğrencilerine anlatamıyor.

Çünkü ona göre "AYIP" bu konular.

"Şimdi ben bunları size anlatırım fakat hemen konuyu başka yerlere çekersiniz.

O yüzden gidip evinizde çalışın" diyor.

Çocukların öğrenmedikleri bu konu birinci TEOG'da çıkıyor.

Konulardan diğeri "ergenlik". Gençlerin bedensel gelişimleri işlenecek.

Sevgili öğretmenimiz ; " bunu da "evinizde kendiniz çalışın, ben bile utanıyorum anlatmaya, müfredat yanlış" diyor.

Sonra bu konulardan haberdar olan ben üslubunca bu konuyu öğretmenimizle konuşuyorum. Bana yaptığı açıklama;

"Yaş olarak tam geçiş dönemindeler, keşke geçen yıl ki müfredatta işlenseydi konu".

Sonra baktım ki durum halen ciddiyetini koruyor.

Derste Fen Bilgisinden daha çok din ağırlıklı konuşmalar geçiyor.

" Bakın çocuklar tayt giyerseniz, kısa giyerseniz herkesin elde edebileceği kızlar olursunuz. Yerdeki çakıl taşı mı olmak istersiniz yoksa herkesin elde edemeyeceği elmas mı? Ben kendime kapalıyım diye elmas demiyorum sakın beni yanlış anlamayın. Fakat  medyada hemen hemen hergün duyduğumuz tacizler, tecavüzler bu şekilde oluyor."

Kan beynime sıçradı!!!!

Nasıl bu şekilde oluyor?

Yani açık giyinen "ben her şeye hazırım ve açığım, bana dilediğinizi yapabilirsiniz. Ben bu şekilde açık giyinerek bu hakkı size veriyorum" mu diyor?

Tabi bununla bitmiyor olay.

Sevgili öğretmenimiz ders'te siyasi düşünceleriyle hükümete yakın olan ailelerin çocuklarını "Erdoğan'ım benim" diye seviyor.

Keşke bununla kalsa...

Prf.Dr. Stephen Hawking...

Dünyaca ünlü Bilim adamı.

İngiliz Fizikçi, Evren Bilimci, Astronom, Teorisyen ve Yazar...

Çoğumuzun bildiği üzere tedavisi olmayan ALS hastalığına yakalanmış henüz 21 yaşındayken.

Ve derste konu Prf. Dr. Hawking'e geliyor. Aldığı ödüller, araştırmalar ve bilime katkıları...

Sonra sevgili Fen Bilgisi öğretmenimiz bir açıklama yapıyor; 

" Çocuklar bilim adamı olmuş olabilir fakat Ataist, zaten Allah'da onu cezalandırmış."

Kan artık beynimden çıkmak istiyor!

Bunlar nasıl talihsiz açıklamalardır?

Ertesi gün...

Konu atom...

Yine yabancı bilim adamlarına geliyor sohbet.

"Dünyaya bu kadar faydalı işler yapmış olabilirler bu bilim adamları,

fakat hepsi dinsiz..."

Şimdi ben sana ne diyeyim sevgili öğretmenim?

Sana biz can emanet ediyoruz.

Yarınımız, umudumuz çocuklarımızı emanet ediyoruz.

Sen öğretmenden ziyade bir eğitmensin.

İnsan eğitiyoruz...

Hep beraber....

Okulda siz öğretmenler, evde biz ebeveynler...

Ülke günden güne kötüye giderken, sokakta spor yapan hamile kadından tutta, turist olarak gelen kadın eğlenirken, küçücük çocuklara, bebelere, erkek çocuklarına, ördeğe, kediye, köpeye taciz ve tecavüz ediliyorken, ve biz bas bas bağırıp bu insanların hakkını arıyorken sen nasıl kalkıpta "tayt giyenin, açık giyinenin sonu bu olur" dersin?

Ve sen nasıl dünyaya mal olmuş, bilim adına bir sürü güzel işler yapmış, bu dünya insanına emek vermiş, başarıdan başarıya koşmuş onca insanı dini için yok sayarsın?

İdare ile görüştüm ikinci kez...

Devam edeceğim...

Kabul etmiyorum bu cehaleti!

Bu bir cehalet!

Koca bir cehalet!

Ya biran önce kendine gelip, eğitim veremiyorsa sadece öğretim yapıp gidecek,

( Ki, konulara "AYIP" deyip onu bile yerine getiremiyor)

Yada mesleğine devam edemeyecek!

Konunun devamı ile ilgili sizleri bilgilendireceğim.

Saygı ve sevgilerimle...

 

 

 

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
1 Yorum
Derya Yılmaz Arşivi